1 Aralık 2000 Cuma

Yaprak misali bir hayat

Dünyanın en güzel şehrinde yaşadığımı ve okuduğumu düşünüyorum, gerçekte...Kimi zaman o en deli rüzgarlar sallar bedenimizi; düşecek oluruz tutunduğumuz o inceceik bağdan. Bazense yağmular ıslatır yüzümüzü, yüreğimizi...

En yakınımızdaki yapraklar ailemiz, arkadaşlarımız, dostlarımız gibidir. Ve bir gün bu yapraklardan birinin yağan yağmura kapılıp gittiğini görürüz. Yağmurlar yağar gökten yine gözyaşı gibi, yağmurlar yağdırırız. Biz ve etrafımızdakiler yeşerir sadece. Düşen yaprağın arkasaından bakar kalırız öylece...

Çaresizce...

İnsan hayatı da bir yaprak misali... Ve bir o kadarda kısa. İnceceik bir bağ hayata bağlayan ve ucu elimizde olmayan...
Bazen o en sert tipilere dayanırda o ip yaprak misali. Bazense küçük bir söz alıverir aklınızı baştan.

Küçük bir meltem düşürüverir tutunduğunuz daldan. İşte o zaman hayat yatalak bir hasta misali, kaldırım taşlarında süründürür sizi.

Ayak altında kalır, ezilirsiniz.

Bir yaprak misali yaşamakta hayat. Öylesine nefes almaktayız.

Ve arkamızdan bakakalmakta kalanlar; yaprak misali...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder